Hyalüronik asit nedir?
Tıp dünyasında “hiyalüronat” ya da “hiyalüronan” olarak da adlandırılan hyalüronik asit, vücut dokusunun neredeyse hepsinde bulunan bir asittir. İnsan bünyesinin yaşamsal olarak ihtiyaç duyduğu aktiviteleri gerçekleştirmesinde çok etkin bir yeri olan hyalüronik asit; özellikle cilt sağlığı ve yaşlanma sorunlarında, eklem ağrılarının giderilmesinde ve sistematik olarak problemli çalışan bağışıklık sisteminin tedavi edilmesi sürecinde kullanılır. Hyalüronik asit, vücutta uzun yapılarda bulunan polisakkaritlerden oluşan glikozaminoglikanlardan (kısaltması GAG şeklindedir) meydana gelmektedir. Hyalüronik asit, vücutta gözün içerisindeki vitröz sıvısında, yumuşak çoğu dokuda, sinir dokularında ve epiteryal dokularda yoğun bir şekilde bulunmaktadır. Cilde dışarıdan uygulanan gençleştirme, gerdirme, yenileme gibi pek çok işlemde; içerik maddesi olarak hyalüronik asit kullanılmaktadır. Çünkü ciltte bu asidin eksikliği yaşandığında özellikle yüz bölgesindeki cilt yapısında yoğun olarak kırışmalar ve cildin kendi elastike yapısının kaybolması gibi durumlar ortaya çıkmaktadır.
Hyalüronik asidim faydaları nelerdir?
Cilt yapısında oluşan iltihaplanmalarda tedavi edici ve iltihabı kurutucu özelliği bulunmaktadır.
Ciltte kırışıklıkların oluşma sürecini geciktirir.
Cildin yapısı gereği daha genç ve daha güzel görünmesini sağlar.
Nemlendirme özelliği bulunduğundan dolayı çoğu cilt nemlendirici ürünün içerisinde hyalüronik asit bulundurulmaktadır.
Sıkıntılı ve ağrı yaratan akneleri giderir ve önceden kalan akne izlerinin ciltten yok edilmesinde etkin rol oynar.
İçeriği sayesinde cildin daha uzun yıllar boyunca daha esnek ve elastik bir yapıda bulunmasını sağlar.
Cildin gergin durmasına yardımcı olan kalojen denen yapıların daha çok üretilmesine ve sağlıklı bir şekilde çalışmasına yardımcı olur.
Hyalüronik asit sadece cilt üzerinde değil gözde de %80’lik bir oranda bulunan bir üründür. Bu yüzden cilt sağlığının dışında görme duyusu için de son derece etkili bir içeriktir.
Cilt yapısındaki doku bozukluklarının temelden tamiri için vücutta mutlaka hyalüronik asit kullanılmaktadır. Bu yüzden bu tip sorunların giderilmesi için de bu asit çok gerekli bir yapıda bulunmaktadır.
İlerleyen yaşlarda hücrelerdeki mitoz bölünme hızı azaldığından dolayı hücrelerde oluşan herhangi bir problemin onarılması da problemli hale gelmektedir. Hyalüronik asit bu duruma kurtarıcı etkisiyle el atar ve hücre onarımını sağlar.
Hyalüronik asit dışarıdan cilde enjekte edildiği zaman sadece enjekte edildiği noktaya fayda sağlamaktadır. bu enjekteden sonra tüm cildin bu maddeden faydalanması beklenmemelidir.
Hem cilt, hem göz sağlığı için faydası bulunan hyalüronik asit bu önemli görevleri dışında osteoartrit gibi hastalıkların ve romatoid artrit gibi rahatsızlıkların da tedavi sürecinde de olumlu etkiler göstermektedir.
Hyalüronik asit hangi yiyeceklerde bulunur?
Sebzeler : Nişastalı yiyeceklerden olan patates gibi sebzelerin, vücuda alınmasıyla birlikte hyalüronik asit ihtiyacının karşılandığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bunun dışında vücuda giren hyalüronik asidin de bir sentez aşamasından geçme zorunluluğundan dolayı, bu asidi sentezleyebilecek olan magnezyumun da karnabahar, brüksel lahanası, ıspanak, yeşil fasulye ve marul gibi besinlerle elde edilebileceği bilinmektedir. Kepekli tahıllar, maya, kahverengi pirinç ve balkabağı gibi çinko bakımından zengin besinler de aynı şekilde bünyeye hyalüronik asit takviyesi için yenebilir sebzelerden bir kaçıdır.
Hayvansal içerikler : Hyalüronik asidin alınabileceği dış kaynaklı yiyeceklerin en iyisi hayvansal kaynaklı gıdalardır. Tavuk eti, kırmızı et ya da bu etlerin suları yüksek miktarda hyalüronik asit içermektedir. İnsan bünyesinde bu kadar önem arz eden bu asit, hayvanlarda da aynı şekilde önem arz etmekte ve onların da deri yapılarında ve nöral dokularının yapılarında bulunmaktadır. Özellikle kırmızı et, hem yüksek miktarda A vitamini içermekte hem de retinol olarak hyalüronik asit salgılanmasına önemli kaynaklardan olma özelliğini taşımaktadırlar.
Meyveler : Narenciye olarak da adlandırabileceğimiz limon, greyfurt, mandalina, portakal ve ıhlamur gibi meyveler C vitamini açısından çok zengin kaynaklardır. Vücuda yeterli miktarda C vitamini alınması, ihtiyaç duyulan hyalüronik asidin de rahatça salgılanmasına yardımcı olmaktadır. İlk saydığımız meyvelerin dışında mango, kivi, yaban mersini, kiraz, ahududu, muz, yaban mersini, şeftali ve kavun gibi pek çok meyve de hyalüronik asit için birebir takviye kaynaklarıdır.
Soya ve soyayla alakalı ürünler : Yapılan bir takım testler sonrasında, cilde soya sütü uygulandığı takdirde ciltteki hyalüronik asit miktarının da gözle görülür şekilde arttığı gözlenmiştir. Bunun sonucunda da soyanın ve soyayla ilgili tüm ürünlerin, iyi bir hyalüronik asit arttırıcı olduğu söylenebilmektedir. Ciltle alakalı pek çok gençleştirici güzellik ürünlerinin içerisine de bu etkilerinden dolayı soya ürünleri eklenmektedir.