Afyon gezilecek görülecek yerler, tarihi ve turistik mekanlar, doğal güzellikleri varlıkları ve tarihi eserleri
Anasayfa Genel Afyon gezilecek görülecek yerler, tarihi ve turistik mekanlar, doğal güzellikleri varlıkları ve tarihi eserleri

Afyon gezilecek görülecek yerler, tarihi ve turistik mekanlar, doğal güzellikleri varlıkları ve tarihi eserleri

afyon gezilecek gorulecek yerler tarihi ve turistik mekanlar dogal guzellikleri varliklari ve tarihi eserleri

Afyonda nereler gezilir, Afyon gezilecek mekanlar, Afyon gezi rehberi

Kaleler

Afyon Kalesi: Kalenin tarihi M.Ö.1350 yıllarına kadar inmektedir. Kale zirvesinde Ana Tanrıça Kybele’ye adanmış bir çok tapınma yerleri ile 4 adet büyük sarnıç (su çukurları) bulunmaktadır. Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad zamanında kale komutanı Ulumar Bedrettin Gevhertaş tarafından onarılmış, ayrıca kaleye küçük bir mescid ile yanına saray yaptırılmıştır.

Sandıklı Kalesi: Germiyanoğulları Sultanı Yakup Bey tarafından yaptırılmış olan kale, Eski Tunç Çağı’ndan beri yerleşim yeri olmuş bir höyük üzerine inşa edilerek üç kat sur ile çevrilmiştir. Günümüze ulaşmış tek parçası, 8-10 metrelik sur duvarıdır.

İscehisar – Kırkinler ve Seydiler Kalesi: İscehisar ilçesi, Seydiler köyü içinde bulunan kale ile Afyon-Ankara karayolunun 32.km. de bulunan Kırkinler kayalığı; Bizans Çağı’nda yapılmış yerleşim yeri, kilise, şapel ve mezar olarak kullanılmış kaya kütleleri vardır.

Avdalas Kalesi: Afyon Gazlıgöl Kaplıcası’ndan 10 km. uzaklıktaki Ayazini köyündedir. Tüf kayaya oyulmuş çok katlı ve çok odalı sarnıçlı bir kaya kütlesi olup, yerleşim yeri olarak kullanılmıştır.

Bayramaliler Kalesi: İhsaniye ilçesinin Döğer beldesi ile Bayramaliler köyü arasındadır. Bizans döneminde yerleşim yeri olarak kullanılmıştır.

Camiler


Ulu Cami:
 Camiikebir Caddesi’ndedir. Selçuklu Veziri Sahip Ata Fahrettin Ali’nin oğlu Afyon Sancak Beyi Nasredüddin Hasan tarafından 1273 yılında yaptırılmıştır. Minberi, Emirhaç Bey, süslemeleri ise Nakkaş Mahmut Oğlu Hacı Murat tarafından yapılmıştır. Doğu, kuzey ve batı yönlerinde üç kapısı vardır, minaresi tuğladandır ve 40 ahşap sütun ve başlık üzerine oturtulmuş, düz toprak damlıdır. 1341’de onarılmıştır.

İmaret Camii:
 1472 yıllarında Fatih Sultan Mehmet’in vezirlerinden Gedik Ahmet Paşa tarafından Mimar Ayas Ağa’ya yaptırıldığı bilinmektedir ve Osmanlı döneminin en güzel eserlerinden biridir. Üzeri altı sütun üzerine sivri kemerli sekizgen kasnaklı bir kubbeyle örtülüdür. 1795’te onarımı yapılmıştır.

Mısri Camii: Akşemseddin’in halifelerinden Abdurrahim Karahisari adına Şahkancioğlu Evliya Kasım Paşa tarafından 1466 yılında yaptırılmıştır. Tek kubbeli mescit biçimindeyken, sonradan etrafı açık dört kubbeli cemaat bölgesi eklenerek camiye dönüştürülmüştür.

Ot Pazarı Camii: Tuzpazarı Caddesi’nde, sebze hali (bugünkü Belediye Çarşısı) bitişiğindedir. 1590’da Tellalzade Süleyman Çavuş yaptırmış, yıkılan minaresi 1958’de yenilenmiştir. Kesme taş ve kare planlı tek kubbelidir. Kuzeyde camla kaplı olan son cemaat yeri sonradan eklenmiş olup, üç sivri kemer üzerine üç kubbeyle örtülmüştür. Minaresi tek şerefelidir. Mihrabı sonradan yapılmış ve beyaz mermerle kaplıdır.

Yeni Cami:
 Çarşı içindedir. 1711 yılında Abdi Çavuş tarafından yaptırılmıştır. 1839 yılında onarılmış ve Yeni Cami adını almıştır. Medresesi günümüzde ilköğretim okulu olarak kullanılmaktadır.

Türbe Camii: 1710 yılında mevlevihane olarak kurulmuştur. 1844 yılında Abdülmecit’in ve 1905 yılında II. Abdülhamit’in emriyle onarılmıştır. Konya dergâhından sonra ikinci dergâh olarak kabul edilmektedir. Günümüzde cami olarak hizmet vermektedir.

Sandıklı Ulu Camii: Sandıklı ilçe merkezinde, çarşı içinde önce mescit iken sonradan camiye dönüştürülmüştür. Cami, Bahaddin Ömer Bin Alaaddin tarafından Mimar Aydemir’e 1379 yılında yaptırılmıştır. Kare planlı tek kubbeli minareli bir yapıdır. Daha sonra da son cemaat yeri eklenmiştir.

Sinan Paşa Camii: 
Sincanlı ilçesindedir. 1525 yılında Lala Sinan Paşa tarafından yaptırılmıştır. Bahçesinde Lala Sinan Paşa türbesi vardır.

Rüstem Paşa Camii:
 Bolvadin ilçesindedir. Sadrazam Rüstem Paşa 1500-1560 yıllarında Mimar Sinan’a yaptırmıştır.

Kervansaraylar


İshaklı ( Sahipata ) Kervansarayı: 
Sultandağı ilçesinin İshaklı bölgesindedir. 1249 yılında II. İzzettin Keykavus’un vezirlerinden Sahipata Fahrettin Ali tarafından yaptırılmıştır. Kesme taştan yapılan kervansarayın avlusunun etrafında odalar ve ortasında köşk mescidi bulunmaktadır.

Döğer Kervansarayı:
 İhsaniye ilçesinin Döğer beldesindedir. 1434 yılında II. Murat tarafından yaptırılmıştır. Alt katında ahır, üst katında ise yolcu konaklama odaları bulunmaktadır.

Çay Kervansarayı: 
Çay ilçesinde bulunan yapı Selçuklu dönemi taş mimarisi örneklerindendir. Avlulu ve kapalı kervansaray tiplerindendir. Avlusu tahrip olmuş, yalnızca kışlık kapalı kısmı ayakta kalmıştır. Merkezde dört fil ayağı ve çevresinde on iki ayak üzerinde tonoz örtülü ışıklıklı, kale görünümlü, kâgir bir yapıdır.

Eğret Kervansarayı: Anıtkaya kasabasındadır. Selçuklu ve Osmanlı kervansaraylarına benzememektedir. Germiyanoğulları dönemi yapıtı olduğu tahmin edilmektedir.

Mezarlar ve Tapınaklar

Göynüş Vadisi Açık Hava Tapınağı: İhsaniye İlçesi Kayıhan Mahallesinde, Afyon-Eskişehir karayolunun 32.km.de 1,5 km. sola dönülerek ulaşılan bir vadi içinde olan Göynüş Kalesi, Aslantaş ve Yılantaş üzerinde aslan kabartmaları bulunan mezar odaları olup, Maltaş Kybele Açık Hava Tapınağıdır.

Sarıçayır ( İscehisar ) Kaya Mezarları: İscehisar ilçesine bağlı Sarıçayır köyünün çevresinde bulunan kayalıklarda Bizans Dönemi’nde kayaya oyma aile ve tek mezar odaları, mezarlar ve barınaklar yapılmıştır. Yüzeyi kabartma ve bezemelerle süslenmiş, kimlere ait olduklarını belirten kırmızı boyayla yazılar yazılmıştır.

Şuhut – Bininler Kayalığı: Şuhut’un 6 km. batısında bulunan Senir köyü yakınlarında bir kayalık olup, hayvan üniteleri ve insanların barınma yerleri olan bir yerleşim yeridir. Bizans yerleşimi olan bu kayalığın alt eteğinde yine Bizans kilisesi ve manastır yapı kalıntıları bulunmaktadır. Ayrıca Geç Roma Dönemi kapaklı kayaya oyulmuş mezarlar vardır.

Köprüler

Bolvadin – Kırkgöz Köprüsü: Bolvadin ilçesinde, Eber Gölü’ne akan Akarçay üzerindedir. Köprü kuzey ve güney olmak üzere iki bölümden oluşur. Güney bölümü Bizans İmparatoru I. Manuel Kommen tarafından mermer ve yontulmuş bazalt taştan yaptırılmıştır. Kuzey bölümü ise, Mimar Sinan tarafından 64 göze kadar uzatılmış ve buraya bir namazgah ve kitabe ilave edilmiştir.

Altıgöz Köprüsü: Afyon’da Akarçay üzerinde iki istasyon arasında Cirit kayası eteğinde bulunan altı kemerli köprüdür. 1214 yılında Akkoyunlular tarafından yapılmış, Osmanlı devrinde tamir edilmiştir. Köprünün güneydoğu yüzünde beyaz mermer üzerine yazılmış kitabeler vardır.

İscehisar Köprüsü: Geniş açıklıklı yüksekçe hafif sivri kemerlidir. Bazalt ve devşirme mermer parçalardan yapılmıştır. Bizans dönemine ait olduğu sanılmaktadır.

Mağaralar

Kurtini Mağarası: Sandıklı ilçesinden 34 km. uzaklıkta, Bökenin yurdu denilen bölgededir. 1700 m. yükseklikte orman içerisinde bulunan mağara tahminen 300 m. uzunluğundadır. Daha uzun olduğu tahmin edilen mağaranın tavanının göçmesiyle ikinci bölüme girilememiştir. Aynı bölgede Menteş kasabasına yakın bir mevkide Oktur Mağarası da bulunmaktadır.

Buzluk Mağarası:
 2500 m’yi bulan Sultandağları’nın zirvesindeki mağara, yüzyıllardan beri sadece yaz sıcağında buz eritebilmektedir. Buzluk Mağarası, Sultandağı ilçesine bağlı Dereçine kasabasının güneyinde Sultandağları’nın 2519 m. ile en yüksek yeri olan kuzeybatı zirvelerinde yer alan bir doğa harikasıdır. Sadece yazın çıkılabilmektedir.

İnsuyu Mağarası:
 Bolvadin’e 7 km. uzaklıkta, Dipes köyü, Karakaya yöresindedir. İki kat ortalama onar metrekarelik odalar halindedir. Sarkıt ve dikitlerle dolu olan mağaradaki berrak ve tatlı suyun bazı akciğer hastalıklarına iyi geldiği söylenmektedir.

Kaplıcalar

Önemli Kaplıcaları Hüdai Termal Turizm Merkezi, Gazlıgöl Termal Turizm Merkezi ve Ömer ve Gecek Termal Turizm Merkezi’dir.

Afyon Gezilecek Yerler

Müzeler:

Afyonkarahisar Müzesi Müdürlüğü

Cumhuriyet’in kuruluşunun ilk yıllarında Afyon’da kurulan Asar-ı Atika Muhipleri Cemiyeti’nin çabaları sonucunda, Gedik Ahmet Paşa Medresesi (Taş Medrese), çevredeki eski eserlerin toplandığı bir depo haline getirilmeye başlanmıştır.

Cemiyetin Başkanı olan Öğretmen Süleyman Gönçer, 1931 yılında resmi müze deposu haline getirilen medreseye memur olarak atanmıştır. Aynı zamanda Halkevlerinin Müzecilik ve Sergi Kolu Başkanı da olan Süleyman Bey, resmi kuruluşların ve Halkevinin de desteğiyle depoyu zenginleştirmiştir. 1933 yılında Müze Müdürlüğü haline gelen müze Cumhuriyetimizin 10. yılında resmen açılmış ve başına Süleyman Bey getirilmiştir.

1933 yılından 1970 yılına kadar karma müze olarak hizmet veren Afyon Müzesi, 1971 yılında Müze Müdürlüğü ve Arkeoloji Müzesi’nin bulunduğu yeni binasına taşınmıştır.

1971 yılından itibaren etnografik özellikli taş eserlerin deposu durumunda bırakılan Gedik Ahmet Paşa Medresesi, 1978 yılında başlatılan ve 1994 yılına kadar süren onarımı, teşhir ve tanzimi sonucu 1995 yılında Türk İslam Eserleri Müzesi olarak ziyarete açılmış, ancak binadaki giderilemeyen yoğun rutubetin eserlere zarar vermesi nedeniyle, 1996 yılında kapatılarak eserler Müdürlük bünyesindeki depoya alınmıştır. Burada yeniden teşhir ve tanzimi yapılacaktır.

Arkeoloji Müzesi, oldukça zengin bir koleksiyona sahiptir. Burada Eski Tunç, Hitit, Frig, Lidya, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait önemli eserler yer almaktadır. Bunlar arasında mermer heykelleri, şehir sikkeleri, Kusura kazısı buluntuları, Hitit ve ana tanrıça heykel ve figürleri de vardır.

Müze Müdürlüğünde;

Arkeolojik Eser:13.198 Adet

Etnoğrafik Eser: 4483 Adet

Sikke: 26.240 Adet

Arşiv Vesikası: 26.240 Adet

El Yazması Kitap: 33 Adet

TOPLAM: 43.980 Adet

Adres: Kurtuluş Cad. Afyon
Tel: (272) 215 11 91

Zafer Müzesi:

(Başkomutan Tarihi Milli Park Müdürlüğü Zafer Müzesi)

Afyonkarahisar’ın, şehir merkezinde “Zafer Anıtı” ile Afyonkarahisar Kalesi’nin karşısında mutenâ bir mevkide yer alır. 1915-1920 Cumhuriyet öncesi Saitoğlu Mehmet Sait Efendi tarafından iki katlı olarak yaptırılmıştır. Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin planlandığı ve taarruz emrinin verildiği yerdir. Bina genel hatları ile neo-klasik özellik taşımaktadır. Plan itibariyle de tipik Anadolu evleri tarzında (orta hayat denilen büyük bir sofa, yanlarında bu sofaya açılan odalar) olduğu görülür. Zemin kat (10 oda, 1 toplantı salonu ve sahnesi) ve üst kattan (9 oda ve sergi salonu) oluşan müzede hem Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile ilgili bilgi verilmekte hem de Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü Paşa, Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak Paşa ve Batı Cephesi Harekât Şube Müdürü Tevfik Bıyıkoğlu anısına düzenlenen odalar sergilenmektedir.

Şimdiki Belediye binasının yapıldığı 1930’lu yıllara kadar “Afyon Belediye Binası” olarak hizmete devam etmiştir. Daha sonra yeni Belediye binasının tamamlanması ile bina “Emniyet Müdürlüğü’ne” tahsis edilmiştir.

Bina, 1985 yılında Milli Emlak Müdürlüğü’nce “Zafer Müzesi” olmak üzere, Başkomutan Tarihi Milli Park Müdürlüğü’ne tahsis edilmiş, Müdürlüğümüz ise binayı 11.09.1986 tarihinde teslim almıştır. 1992 yılında Müdürlüğümüz bu binaya taşınmıştır.

Dekorasyon ve düzenleme çalışmalarının devam ettiği bu binanın önemi, tüm ulusun ölüm-kalım mücadelesi verdiği bir döneme (1919-1922) ait olmasından, 27 Ağustos 1922’de Afyon Karahisar’ın düşman işgalinden kurtuluşunu müteakip, Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Garp Cephesi Komutanı İsmet İnönü, Genel Kurmay Başkanı Fevzi Çakmak Paşa ve Garp Cephesi Hareket Şube Müdürü Tevfik Bıyıklıoğlu’nun bu tarihi binada kalmalarından ve burayı karargâh olarak kullanmalarından ileri gelmektedir.

Müze Tel : (+90-272) 212 09 16
Ziyarete açık saatler : 08.30-12.00 ve 13.00-17.30 arası
Ziyarete açık günler : Pazartesi hariç hergün

Bolvadin Müzesi:
Afyon İli’nin 60 km. doğusunda yer alan Bolvadin İlçe merkezinde yer almaktadır. Belediye sineması olarak yapılan ve daha sonra Belediye Kültür Merkezi olarak kullanılan bina, 1987 yılında Bolvadin Belediye Meclisi’nin aldığı bir kararla Belediye Müzesi şeklinde düzenlenerek hizmete açılmıştır.

Daha önceleri Afyon Müze Müdürlüğü denetiminde Bolvadin Lise Müdürü Muharrem Bayer tarafından lise bahçesinde toplanan arkeolojik eserler, müzenin nüvesini oluşturmuştur. Daha sonra çevreden toplanan arkeolojik ve etnografik eserlerle ve Afyon Müze Müdürlüğü’nden gönderilen eserlerle çok güzel karma bir müze oluşturulmuştur.

Bolvadin Belediye Müzesi bahçe ve bina teşhirinde Eski Tunç Çağı, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemine ait taşınabilir kültür varlıkları yanında yöresel gelenek ve göreneklerimizi yansıtan etnografik malzemeler sergilenmektedir. Ayrıca Bolvadin İlçesine özgün haşhaş üretimi ve kullanımı ile Eber Gölü yöresindeki kamıştan yapılma hasır işçiliğini, fotoğraf malzemeleri ile birlikte müzede görmek mümkündür.

Bolvadin Belediye Müzesi bünyesinde bulunan 200 kişilik konferans salonu da kültürel etkinliklerin kutlandığı vazgeçilmez bir mekân olarak hizmet vermektedir.

Dumlupınar Müzesi

Afyonkarahisar’ın 59 km. kuzeybatısında Dumlupınar İlçe merkezinde yer almaktadır.

İnşaatına 1990 yılında başlanmış, 1996 yılının sonunda bitirilmiş olup 1997 Zafer Haftası içerisinde resmi açılışı yapılmıştır. Dumlupınar Abidesi peyzaj alanı içerisinde yer alan müze iki katlıdır.

Kurtuluş Caddesi No: 96
Tel : (0272) 215 11 91
Faks : (0272) 213 39 75

Pazartesi dışında her gün 08.30-17.30 saatlerinde ziyarete açıktır.

Ören Yerleri:

İhsaniye Ayazini Kasabası (Metropolis): Afyon-Eskişehir karayolunun 27.km.den sağa doğru 4.7 km. gidilerek ulaşılan Ayazini kasabasının Frigler Dönemi’nden beri yerleşim yeri olarak kullanıldığı bilinmektedir. Roma ve Bizans Dönemleri’ne ait aile ve tek kişilik kaya mezar odaları, Bizans Dönemi’ne ait kiliseler ve kaya yerleşimleri arazinin elverişli olması nedeniyle oyularak yapılmış eserleridir. Aslanlı mezar odaları, sütunlu mezar odaları ile kayaya oyulmuş kilise ve şapeller bulunmaktadır.

İhsaniye Döğer Yerleşim Yeri: İhsaniye ilçesine 12 km. uzaklıktaki Döğer kasabası Frigler Döneminden beri yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Aslankaya, Kapıkaya I ve II, Tanrıça Kybele adına yapılmış açık hava tapınağı özelliğinde M.Ö.7.yüzyılda yapılmış kaya anıtları ile Asar ve Eski Döğer’de Frig yerleşim yerleri vardır. Roma ve Bizans Dönemi’ne ait kaya yerleşim ve mezar odaları ile kiliseler çevrede oldukça çok görülmektedir.

Synnada: Şuhut ilçe merkezinde bulunan kent, Roma ve Bizans dönemlerinde Frigya’nın başkenti olmuş büyük bir kenttir. Roma döneminde yarı özerk bir konuma ulaşmış olan kentte, imparator adına ve Hieropolis’le ortaklaşa, gümüş Cistophorus ve bronz sikkeler bastırılmıştır.

Apameia Kibotos Antik Kenti: Bugünkü Dinar ilçesinde bulunan kentin daha önceki adı Kelainai’dir. Roma döneminde Apameia Kibotos adını almıştır. Şehir M.Ö. 6. yüzyıldan itibaren önemli bir merkez olmuştur. Efes’ten sonra ikinci büyük kent olduğu bilinmektedir. Anıtsal yapıtlardan olan stadyum ve tiyatro kısmen özelliğini koruyarak kalmıştır. Efes’le birlikte bastırdığı bronz sikkeler de vardır. Yarı özerk olarak imparator adına sikkeler bastırmıştır.

Dokimaia Antik Kenti (İscehisar): İscehisar ilçe merkezinde, Makedonyalılar tarafından kurulmuş bir kenttir. Roma döneminde yarı özerk konumuyla, imparator adına bronz kent sikkeleri bastırılmıştır.

Yedi Kapı Kaya Yerleşim Yeri: Bolvadin-Emirdağ karayolu üzerinde, Bolvadin Kemerkaya kasabasının 3 km. kuzeyinde karayolunun 1 km. doğusunda yer almaktadır. Çalışmalar sırasında askeri garnizon veya idari binalar olabileceği tahmin edilen kayaya oyma kompleks yapı grubu ile halkın sığınak olarak kullandıkları yeraltı kentinin bir bölümü ortaya çıkarılmıştır. Geç Roma ve Erken Bizans Dönemi’ne tarihlenen yerleşimdeki çalışmalar devam etmektedir.

Pentapolis Kentleri:

Bruzus:
Sandıklı ilçesi Karasandıklı köyünde bulunan kent Pentapolis olarak adlandırılan beş kentten birisidir ve kentlerin kuzeyinde yer almaktadır.

Eucarpeia:
Sandıklı ilçesi Emirhisar köyünde bulunan Pentapolis kentlerinden biridir.

Hierapolis:
Sandıklı ilçesi, Koçhisar köyünde bulunan Pentapolis kentlerinden biridir. Aynı zamanda Phrygia Salutaris (Şifalı Frigya)’nın merkezidir. “Kutsal Kent” olarak adlandırılmıştır.

Otrus:
Hocalar ilçesi Yanıkören köyünde kurulmuş Pentapolis kentlerinden biridir.

Stectorıum:
Sandıklı ilçesi Menteş kasabasında kurulan Pentapolis kentlerinden biridir.

Ococleia:
Şuhut ilçesi Karacaören köyünde bir kenttir. Roma Dönemi’nde yarı özerk konumuyla, imparator adına ve Bruzus kentiyle ortaklaşa bronz kent sikkeleri bastırmıştır.

Lysias:
Şuhut ilçesi Arızlı köyünde bir kenttir.

Metropolis:
Dinar ilçesi Tatarlı kasabasında kurulmuş, bir kenttir; Campus Metropolitanus veya Frig Metropolisi adıyla bilinir.

Cidyessus:
Sincanlı ilçesi Küçükhöyük kasabasında Höyük mevkiindedir.

Prymnessus:
Merkez ilçe Sülün köyünde Frigler tarafından kurulmuş büyük kentlerdendir. Afyon Arkeoloji Müzesinde bulunan devasa boyutlu Herkül heykelinin bulunduğu antik kenttir.

Sanaus:
Dazkırı ilçesi Sarıkavak köyünde kurulmuş bulunan bir kenttir.

Kaleler:

Afyon Kalesi: Kalenin tarihi M.Ö.1350 yıllarına kadar inmektedir. Kale zirvesinde Ana Tanrıça Kybele’ye adanmış bir çok tapınma yerleri ile 4 adet büyük sarnıç (su çukurları) bulunmaktadır. Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad zamanında kale komutanı Ulumar Bedrettin Gevhertaş tarafından onarılmış, ayrıca kaleye küçük bir mescid ile yanına saray yaptırılmıştır.

Sandıklı Kalesi: Germiyanoğulları Sultanı Yakup Bey tarafından yaptırılmış olan kale, Eski Tunç Çağı’ndan beri yerleşim yeri olmuş bir höyük üzerine inşa edilerek üç kat sur ile çevrilmiştir. Günümüze ulaşmış tek parçası, 8-10 metrelik sur duvarıdır.

İscehisar – Kırkinler ve Seydiler Kalesi: İscehisar ilçesi, Seydiler köyü içinde bulunan kale ile Afyon-Ankara karayolunun 32.km. de bulunan Kırkinler kayalığı; Bizans Çağı’nda yapılmış yerleşim yeri, kilise, şapel ve mezar olarak kullanılmış kaya kütleleri vardır.

Avdalas Kalesi: Afyon Gazlıgöl Kaplıcası’ndan 10 km. uzaklıktaki Ayazini köyündedir. Tüf kayaya oyulmuş çok katlı ve çok odalı sarnıçlı bir kaya kütlesi olup, yerleşim yeri olarak kullanılmıştır.

Bayramaliler Kalesi: İhsaniye ilçesinin Döğer beldesi ile Bayramaliler köyü arasındadır. Bizans döneminde yerleşim yeri olarak kullanılmıştır.

Camiler:

Ulu Cami: Camiikebir Caddesi’ndedir. Selçuklu Veziri Sahip Ata Fahrettin Ali’nin oğlu Afyon Sancak Beyi Nasredüddin Hasan tarafından 1273 yılında yaptırılmıştır. Minberi, Emirhaç Bey, süslemeleri ise Nakkaş Mahmut Oğlu Hacı Murat tarafından yapılmıştır. Doğu, kuzey ve batı yönlerinde üç kapısı vardır, minaresi tuğladandır ve 40 ahşap sütun ve başlık üzerine oturtulmuş, düz toprak damlıdır. 1341’de onarılmıştır.

İmaret Camii: 1472 yıllarında Fatih Sultan Mehmet’in vezirlerinden Gedik Ahmet Paşa tarafından Mimar Ayas Ağa’ya yaptırıldığı bilinmektedir ve Osmanlı döneminin en güzel eserlerinden biridir. Üzeri altı sütun üzerine sivri kemerli sekizgen kasnaklı bir kubbeyle örtülüdür. 1795’te onarımı yapılmıştır.

Mısri Camii: Akşemseddin’in halifelerinden Abdurrahim Karahisari adına Şahkancioğlu Evliya Kasım Paşa tarafından 1466 yılında yaptırılmıştır. Tek kubbeli mescit biçimindeyken, sonradan etrafı açık dört kubbeli cemaat bölgesi eklenerek camiye dönüştürülmüştür.

Ot Pazarı Camii: Tuzpazarı Caddesi’nde, sebze hali (bugünkü Belediye Çarşısı) bitişiğindedir. 1590’da Tellalzade Süleyman Çavuş yaptırmış, yıkılan minaresi 1958’de yenilenmiştir. Kesme taş ve kare planlı tek kubbelidir. Kuzeyde camla kaplı olan son cemaat yeri sonradan eklenmiş olup, üç sivri kemer üzerine üç kubbeyle örtülmüştür. Minaresi tek şerefelidir. Mihrabı sonradan yapılmış ve beyaz mermerle kaplıdır.

Yeni Cami: Çarşı içindedir. 1711 yılında Abdi Çavuş tarafından yaptırılmıştır. 1839 yılında onarılmış ve Yeni Cami adını almıştır. Medresesi günümüzde ilköğretim okulu olarak kullanılmaktadır.

Türbe Camii: 1710 yılında mevlevihane olarak kurulmuştur. 1844 yılında Abdülmecit’in ve 1905 yılında II. Abdülhamit’in emriyle onarılmıştır. Konya dergâhından sonra ikinci dergâh olarak kabul edilmektedir. Günümüzde cami olarak hizmet vermektedir.

Sandıklı Ulu Camii: Sandıklı ilçe merkezinde, çarşı içinde önce mescit iken sonradan camiye dönüştürülmüştür. Cami, Bahaddin Ömer Bin Alaaddin tarafından Mimar Aydemir’e 1379 yılında yaptırılmıştır. Kare planlı tek kubbeli minareli bir yapıdır. Daha sonra da son cemaat yeri eklenmiştir.

Sinan Paşa Camii: Sincanlı ilçesindedir. 1525 yılında Lala Sinan Paşa tarafından yaptırılmıştır. Bahçesinde Lala Sinan Paşa türbesi vardır.

Rüstem Paşa Camii: Bolvadin ilçesindedir. Sadrazam Rüstem Paşa 1500-1560 yıllarında Mimar Sinan’a yaptırmıştır.

Kervansaraylar:

İshaklı (Sahipata) Kervansarayı: Sultandağı ilçesinin İshaklı bölgesindedir. 1249 yılında II. İzzettin Keykavus’un vezirlerinden Sahipata Fahrettin Ali tarafından yaptırılmıştır. Kesme taştan yapılan kervansarayın avlusunun etrafında odalar ve ortasında köşk mescidi bulunmaktadır.

Döğer Kervansarayı: İhsaniye ilçesinin Döğer beldesindedir. 1434 yılında II. Murat tarafından yaptırılmıştır. Alt katında ahır, üst katında ise yolcu konaklama odaları bulunmaktadır.

Çay Kervansarayı: Çay ilçesinde bulunan yapı Selçuklu dönemi taş mimarisi örneklerindendir. Avlulu ve kapalı kervansaray tiplerindendir. Avlusu tahrip olmuş, yalnızca kışlık kapalı kısmı ayakta kalmıştır. Merkezde dört fil ayağı ve çevresinde on iki ayak üzerinde tonoz örtülü ışıklıklı, kale görünümlü, kâgir bir yapıdır.

Eğret Kervansarayı: Anıtkaya kasabasındadır. Selçuklu ve Osmanlı kervansaraylarına benzememektedir. Germiyanoğulları dönemi yapıtı olduğu tahmin edilmektedir.

Mezarlar ve Tapınaklar:

Göynüş Vadisi Açık Hava Tapınağı: İhsaniye İlçesi Kayıhan Mahallesinde, Afyon-Eskişehir karayolunun 32.km.de 1,5 km. sola dönülerek ulaşılan bir vadi içinde olan Göynüş Kalesi, Aslantaş ve Yılantaş üzerinde aslan kabartmaları bulunan mezar odaları olup, Maltaş Kybele Açık Hava Tapınağıdır.

Sarıçayır(İscehisar) Kaya Mezarları: İscehisar ilçesine bağlı Sarıçayır köyünün çevresinde bulunan kayalıklarda Bizans Dönemi’nde kayaya oyma aile ve tek mezar odaları, mezarlar ve barınaklar yapılmıştır. Yüzeyi kabartma ve bezemelerle süslenmiş, kimlere ait olduklarını belirten kırmızı boyayla yazılar yazılmıştır.

Şuhut – Bininler Kayalığı: Şuhut’un 6 km. batısında bulunan Senir köyü yakınlarında bir kayalık olup, hayvan üniteleri ve insanların barınma yerleri olan bir yerleşim yeridir. Bizans yerleşimi olan bu kayalığın alt eteğinde yine Bizans kilisesi ve manastır yapı kalıntıları bulunmaktadır. Ayrıca Geç Roma Dönemi kapaklı kayaya oyulmuş mezarlar vardır.

Köprüler:

Bolvadin – Kırkgöz Köprüsü: Bolvadin ilçesinde, Eber Gölü’ne akan Akarçay üzerindedir. Köprü kuzey ve güney olmak üzere iki bölümden oluşur. Güney bölümü Bizans İmparatoru I. Manuel Kommen tarafından mermer ve yontulmuş bazalt taştan yaptırılmıştır. Kuzey bölümü ise, Mimar Sinan tarafından 64 göze kadar uzatılmış ve buraya bir namazgah ve kitabe ilave edilmiştir.

Altıgöz Köprüsü: Afyon’da Akarçay üzerinde iki istasyon arasında Cirit kayası eteğinde bulunan altı kemerli köprüdür. 1214 yılında Akkoyunlular tarafından yapılmış, Osmanlı devrinde tamir edilmiştir. Köprünün güneydoğu yüzünde beyaz mermer üzerine yazılmış kitabeler vardır.

İncehisar Köprüsü: Geniş açıklıklı yüksekçe hafif sivri kemerlidir. Bazalt ve devşirme mermer parçalardan yapılmıştır. Bizans dönemine ait olduğu sanılmaktadır.

Mağaralar:

Kurtini Mağarası: Sandıklı ilçesinden 34 km. uzaklıkta, Bökenin yurdu denilen bölgededir. 1700 m. yükseklikte orman içerisinde bulunan mağara tahminen 300 m. uzunluğundadır. Daha uzun olduğu tahmin edilen mağaranın tavanının göçmesiyle ikinci bölüme girilememiştir. Aynı bölgede Menteş kasabasına yakın bir mevkide Oktur Mağarası da bulunmaktadır.

Buzluk Mağarası: 2500 m’yi bulan Sultandağları’nın zirvesindeki mağara, yüzyıllardan beri sadece yaz sıcağında buz eritebilmektedir. Buzluk Mağarası, Sultandağı ilçesine bağlı Dereçine kasabasının güneyinde Sultandağları’nın 2519 m. ile en yüksek yeri olan kuzeybatı zirvelerinde yer alan bir doğa harikasıdır. Sadece yazın çıkılabilmektedir.

İnsuyu Mağarası: Bolvadin’e 7 km. uzaklıkta, Dipes köyü, Karakaya yöresindedir. İki kat ortalama onar metrekarelik odalar halindedir. Sarkıt ve dikitlerle dolu olan mağaradaki berrak ve tatlı suyun bazı akciğer hastalıklarına iyi geldiği söylenmektedir.

Kuş Gözlem Alanları:

Akdağ

İl:  Denizli, Afyon
İlçeler:  Çivril, Kızılören, Sandıklı
Yüzölçümü:  42394
Rakım:  900 – 2446 m
Koruma:  Var
Başlıca Özellikleri:  Dağ, orman
Kuş Türleri:  Kara akbaba (3 çift), kızıl akbaba (3 çift), sakallı akbaba (1 çift) ve küçük kartal (4 çift) gibi yırtıcı kuşlarla önemli kuş alanları statüsü kazanır.
Uyduğu Kriterler:  B2

Acıgöl

İl:  Afyon, Denizli
İlçeler:  Dazkırı, Başmakçı Gölü, Çardak Gölü
Yüzölçümü:  21000
Rakım:  836 m
Koruma:  Kısmen
Başlıca Özellikleri:  Tuz gölü, step

Kuş Türleri:  Hem sulakalanda , hem de çevresindeki dağlarda üreyen angıt, yıl boyunca büyük sayıda görülür. 1993’te Acıgöl’ de yaklaşık 150 yuvadan oluşan bir flamingo kolonisi belirlenmiştir. Bu kayıt Acıgöl’ü Türkiye’ de flamingonun ürediği beş alandan biri durumuna getirmişse de, üremenin her yıl gerçekleşmediği sanılmaktadır. Alan aynı zamanda üreyen kılıçgaga, akça cılıbıt, mahmuzlu kızkuşu ve gülen sumru popülasyonlarıyla da önemli kuş alanları statüsü kazanır.
Uyduğu Kriterler:  A4i, B1i. B2, B3

Akarçay Kapalı Havzası

Karamık Sazlığı

İl:  Afyon
İlçeler:  Çay
Yüzölçümü:  4500
Rakım:  1002m
Koruma:  Var
Başlıca Özellikleri:  Tatlısu bataklığı
Kuş Türleri:  Küçük balaban (25 çift) ve pasbaş patkanın (10 çift) üreyen popülasyonları nedeniyle alan önemli kuş alanları statüsü kazanır.
Uyduğu Kriterler:  B2

Akşehir ve Eber Gölü

İl:  Konya, Afyon
İlçeler:  Bolvadin, Çay, Sultandağı, Akşehir, Tuzlukçu
Yüzölçümü:  53600
Rakım:  Akşehir gölü 966 m, Eber Gölü 967 m
Koruma:  Var
Başlıca Özellikleri:  Tatlısu gölleri, bataklık

Kuş türleri:  Küçük karabatak (50 çift) ve tepeli pelikan (birkaç çift) için önemli bir üreme alanıdır. Akşehir Gölü’ndeki saz adalarında balıkçıllar karışık koloniler halinde ürerler, bunların arasında alaca balıkçıl (70 çift), erguvani balıkçıl (50 çift), çeltikçi (50 çift) ve kaşıkçı (15 çift) da bulunur. Pasbaş patka (10 çift) ve gülen sumru (20 çift) sazlıkların arasında kum adacıklarında, büyük cılıbıt ise göl çevresinde kuluçkaya yatar. Kışın çok sayıda sakarcaya (maks. 15.900) rastlanır. Alan, ak pelikan (maks. 2000) ve çeltikçi (maks. 1536) için göç sırasında konaklama bölgesi olarak da önemli kuş alanları statüsü kazanır.
Uydugu Kriterler:  A1, A4i, B1i, B2

 Afyon İli  Antik Kentleri, Turistik ve Gezilecek Yerler

Synnada (Şuhut)

İç Ege bölgesinin en doğusunda yer alan Şuhut’un il merkezine uzaklığı 29 km.dir. Synnada tarihinin Neolitik çağa kadar uzandığı Şuhut Hisar, Karaadilli, Kepirtepe Höyüğü’de ele geçen eserlerden anlaşılmaktadır. Hitit döneminde ise Afyon ve Kütahya illerinde hüküm süren Mira Krallığına bağlı bir prenslik olan Kuvalya’nın başkentinin Synnada olduğu bilinmektedir.

Yerleşim yeri Şuhut ilçe merkezindedir. Eski Tunç Çağından itibaren günümüze kadar Hitit, Frig, Hellen, Roma ve Bizans dönemlerinde yerleşim yeri olmuş, hatta Merkezî Frigya’nın başkenti olmuş büyük bir kenttir. Burada Apemeia gibi Hellen döneminde tam özerk, Roma döneminde yarı özerk bir konuma ulaşmış; imparator adına ve Hieropolis’le ortaklaşa, gümüş cistophorus ve bronz sikkeleri bastırılmıştır.

M.Ö. 3500’lere kadar uzanan tarihi içinde Roma döneminde bir başkent ve medeniyet merkezi olmuştur. Bugünkü Şuhut, Truva Savaşları sonunda Trakyalı, Makedonyalı ve Ahiyalı birlikleriyle bölgeye gelen Akomas tarafından “Synnada” adıyla M.Ö. 1180’de kurulmuştur. Daha sonraki yıllarda ise Synnada’nın önce Lidya, daha sonrada Perslerin egemenliği altına girdiği görülmektedir. Perslere sığınan Atinalı ünlü komutan Alkibiyedes M.Ö. 404 yılında bugünkü Balçıkhisar Kasabası sınırları içerisinde yer alan “Melisse” çiftliğinde ölmüştür. Daha sonraki yıllarda Romalılar ve Bizanslıların egemenliğine girdiği bilinmektedir. Bizans döneminde “cfut” olan adı ise değişikliğe uğrayarak önce “çıfut” olmuş, Türklerin egemenliğine girdiğinde (1219) İslâm askerleri içinde bulunan Şeyh Şuhudi Ömer Efendi’ye izafeten “Şuhut” adını almıştır.

Şuhut/Bininler Kayalığı

Şuhut’un 6 km batısında bulunan Senir köyü yakınlarında bir kayalık olup, kayalar iki ve üç katlı tek veya çok odalı olarak oyulmuş, altları hayvan üniteleri ve insanların barınma yerleri olan bir yerleşim yeridir. Bizans yerleşimi olan bu kayalığın alt eteğinde yine Bizans kilise ve manastır yapı kalıntıları bulunmaktadır. Ayrıca Geç Roma dönemi kapaklı, kayaya oyulma mezar tekneleri vardır.

Apameia

Bügünkü Dinar ilçe merkezindeki kentin daha önceki adı ise Keleneia’ dır. Pers döneminde kent, Batı Anadolu’nun satraplık merkezi olmuştur. Hellen ve Roma döneminin, Ephesus’la birlikte ikinci büyük kentidir. Hellen dönemindeki özerk konumuyla, imparator adına gümüş cistophorus ve bronz sikkeler bastırılmıştır. Ephesus’la birlikte bastırdığı bronz sikkeler de vardır. Roma döneminde de yarı özerk olarak imparator adına sikkeler bastırılmıştır.

Geleneia, Apameia Örenyeri

Afyon-Denizli karayolunun 90.km’deki bugünkü ilçe merkezinin oturduğu alanda yer almıştır. Kesin olarak bilinmemekle birlikte, Truva savaşına katılan Ahiya Prenslerinden Geleneios’un savaş sonrasında İç Anadolu’ya gelerek yerleşmesiyle kurulmuş ve bundan dolayı “Geleneia” adını almıştır. Şehir daha sonraları M.Ö.VI. yüzyıldan itibaren önemli bir merkez olmuştur. Bu dönemde genellikle akropol kesiminde yerleşim olduğu dikkat çekmektedir. Daha sonraları Klasik, Helenistik ve Roma dönemlerinde gelişerek şehir bugünkü yerleşim yerine doğru inmiş ve “Apameia” adını almıştır.Stadyum ve tiyatro kısmen özelliğini koruyarak kalmıştır. Bu dönemlerde kent bir bakıma ticaret merkezi olmuş, Doğu-Batı arasındaki ilişkileri sağlayan “Kral Yolu” da buradan geçmiştir.  Bizans döneminde de özelliğini korumuştur.

Docimeium

 

İscehisar ilçe merkezinde, Helenistik dönemde Makedonyalılar tarafından kurulmuş bir kenttir. Roma döneminde yarı özerk konumuyla imparator adına bronz kent sikkeleri bastırılmıştır

Amorium

Amorium antik kenti, Doğu Frigya’da (bugünkü Afyon ili), Ankara’nın 170 km. Güneybatısında yer almaktadır. Günümüzde, antik kentin bir bölümünün üzerinde Emirdağ ilçesine bağlı Hisarköy bulunmaktadır. Kazı çalışmaları, 1988 yılında Oxford Üniversitesi’nden Prof. R. M. Harrison tarafından başlatılmış, 1993’ten bu yana Dr. Christopher Lightfoot bu görevi üstlenmiştir, çalışmalar her yıl devam etmektedir.

Amerium, Eski Tunç Çağından günümüze kadar yerleşim yeri olmuştur. Hititlerin döneminde bu kent “Aura” diye adlandırılmıştır. Amorium ise kentin Klâsik Çağdaki adıdır. Helenistik dönemde tam, Roma döneminde ise yarı özerk olan kent, İmparator adına bronz sikkeler bastırmıştır. Bizans döneminde önemi artmış, İstanbul’dan sonra ikinci büyük kent konumuna yükselmiştir. Bizans Döneminde yönetimi eline geçiren ve Frig Sülâlesi olarak bilinen sülâlenin kökeni, Amorium’a dayanır. Sülâle üç imparator çıkarmıştır.


Emirdağ/Hisarköy Örenyeri (AMORİUM)

Amorium şehri, Emirdağ ilçesinin 12 km. doğusundaki Hisar köyü toprağındadır. Hisarköy(Amorium) şehri, geniş bir ilçenin pazarı, ekim ve ticaret merkezi idi. Batıdan Dokimya’dan doğudan Plomelyum (Akşehir) ve kuzeyden Dorileum (Eskişehir)’dan gelen üç yolun kavşağında idi. Bir parasında, elinde başak ve haşhaş kellesi tutan şehir sembolü bulunması, Synnada gibi burada da haşhaş bitkisinin ekiminin yapıldığını anlatıyor.

Beudus Vetus (Palaeobeudus)

Bu kentin yerleşim yerinin Bolvadin ilçesi yakınlarındaki Bolvadin-Çobanlar karayolu üzerinde halkın Dura yeri olarak adlandırdığı bölge olduğu sanılmaktadır. Hadrianus’un kenti ziyareti sırasında, bronzdan kent sikkesi bastırılmıştır.

Julia (İpsos)

Yeri kesin belirlenememiş ise de Çay ile Bolvadin yörelerinde M.O. 301 yılında yapılan İpsos meydan savaşıyla önem kazanmış bir kenttir. Roma döneminde julia adını almış; yarı özerk konumuyla, imparator adına bronz kent sikkeleri bastırılmıştır.

Hieropolis

Sandıklı ilçesi, Koçhisar köyünde kurulan Pentapolis kentlerinden biridir. Aynı zamanda Phrygia Salutaris (Şifalı Frigya)’nın merkezi olup “Kutsal Kent” olarak adlandırılmıştır. Roma döneminde yarı özerk konumuyla, imparator adına bronz kent sikkeleri bastırılmıştır.

Yorum Yaz