Anasayfa SOSYAL GÜNLER Mevlana Haftası ne zaman kutlanır?

Mevlana Haftası ne zaman kutlanır?

by kacgun

Mevlana Haftası her yıl olduğu gibi bu yıl da etkinliklere sahne olmaya devam ediyor. Mevlana’nın vuslata erişinin 747. yıl dönümü kapsamında gerçekleştirilen etkinlikler, Mevlana’yı anlama üzerine kurgulanıyor. Peki, mevlana haftası ne zaman kutlanır? İşte, konuyla ilgili detaylı bilgiler

MEVLANA HAFTASI NE ZAMAN KUTLANIR?

Mevlana’nın 747. Vuslat Yıldönümü kapsamında gerçekleşecek olan etkinlikler 7-17 Aralık tarihlerinde vatandaşlarla buluşturulacak.
Mevlana sözleri – En güzel Mevlana sözleri (17 Aralık)

MEVLANA HAFTASI NEDİR?

Konya’da düzenlenen 4. Uluslararası Mevlana Sempozyumu’nun ikinci gününde Mevlana’nın eserlerinde işlediği “sevgi” kavramı üzerinde duruldu.

Mevlana ölümü nasıl oldu? Mevlana ölüm tarihi…
Mevlana’nın 747. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri kapsamında Selçuk Üniversitesi (SÜ) Mevlana Araştırmaları Enstitüsü tarafından Enstitü binasında gerçekleştirilen sempozyumda Hz. Mevlana üzerine araştırma yapan akademisyenler, büyük mutasavvıfın eserlerinde işlediği “sevgi” kavramını anlattı.

Mevlana’dan hayata dair

Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atabey Kılıç, yaptığı sunumda, sempozyumda Türkiye ve dünyanın önde gelen bilim insanlarının bir araya geldiğini söyledi.

Sempozyumun ülke genelinde Mevlana’ya ilişkin en başarılı sempozyumlardan biri olduğunu belirten Kılıç, “Burada, başta Mesnevi ve Divan-ı Kebir olmak üzere Mevlana’nın eserleri inceleniyor. Eserlerindeki kavramlar üzerinde duruluyor.” ifadesini kullandı.

Kılıç, 30 bine yakın beyiti olan Mesnevi’nin şerhleriyle ilgili araştırmalar yaptığını dile getirerek, “Şimdiye kadar bu konuda doktora tezleri yaptırdım. Bu şerhlerin hepsini derleyip, toparlayıp büyük bir seri halinde yayınlama hayalini kuruyorum. Bir de o şerhlerden hareketle bir sözlük oluşturmak istiyorum.” diye konuştu.

“SADECE SEMA AYİNİŞERİFİNİN İZLENMESİYLE MEVLANA’YI ANLAMAK ÇOK ZOR”

Mevlana’yı anlamak için araştırmak, okumak gerektiğini vurgulayan Kılıç, şunları kaydetti:
“Sadece sema ayinişerifinin izlenmesiyle, bir sembolik halin, hareketin seyriyle Mevlana’yı anlamak çok zor. Sema izlemek, tiyatroya gitmek gibi basitçe düşünülebiliyor. Ancak oradaki her bir figürün, her bir hareketin mutlaka Mevlevilik’ten gelen bir anlamı var. Eğer onlar da anlatılabilirse, gelenler, en azından yerli turistlerimiz; ‘Bu nedir, orada serilen kızıl postun anlamı nedir, okunan duanın anlamı nedir?’ diye düşünürse daha faydalı olur, Hazreti Mevlana daha çok anlaşılır.”

“MEVLANA’NIN SEVGİYE, HOŞGÖRÜYE, İNSANA BAKIŞI ÇOK FARKLIDIR”

Hz. Mevlana’nın büyük bir alim olduğunu aktaran Kılıç, şöyle devam etti:

“Mevlana sadece bizim, İslam dünyasının değil, bütün dünyanın çok önemli bir değeri. Özellikle sevgiye, hoşgörüye, insana bakışı çok farklıdır. 13. yüzyıl dünyası Orta Çağ’ı yaşarken, karanlığın içerisinde, çok büyük bir vahşet, dehşet, kirin-pisin, kargaşanın içerisinde, üstelik Anadolu Moğollar tarafından işgal edilmişken, bu dönemde bu kadar büyük bir şahsiyetin ortaya çıkması mucizattandır.”

Kılıç, Hz. Mevlana’nın Kur’an-ı Kerim’den yola çıkarak insanı Allah’ın yarattığı en üstün varlık olarak gördüğünü, onun hiçbir ayrım yapmadan bütün insanlara değer verdiğini bildirdi.

Hz. Mevlana’nın verdiği mesajlarla etkisinin halen devam ettiğine işaret ederek, “Yaşadığı yıllardan 800 yıl sonra bile hala onun etkisi varsa, Orta Asya’yı, Anadolu’yu, Ortadoğu’yu, Amerika’yı bile bu kadar etkiliyorsa bu konuda çok başarılı olmuş demektir.” diye konuştu.

Mevlana haftası her yıl 7-17 Aralık arasında kutlanır. Bu günlerde yurdun dört bir yanında etkinlikler düzenleniyor. Oldukça büyüleyici olan programlara binlerce insan katılıyor. Mevleviler tarafından yapılan, mesnevilerin ve semahların döndüğü etkinliklerle Mevlana’yı anıyorlar. Mevlana’nın ölüm günü 17 aralık 1273 olduğu için bu gece Şeb-i Aruz gecesi olmuştur. Şeb-i Aruz düğün gecesi demektir. Mevlana’nın Rabbine, sevgiliye kavuşması Düğün Gecesi olarak adlandırılmıştır.

HZ. MEVLÂNA’NIN HAYATI VE ŞAHSİYETİ

  1. MEVLÂNA’NIN HAYATI

Asıl adı Muhammed Celâleddin olan Mevlâna Celâleddîn-i Rûmî, 30 Eylül 1207 yılında, bugün Afganistan sınırları içerisinde bulunan Belh şehrinde doğmuştur. Babası, Sultânü’l-Ulemâ (Âlimler Sultanı) unvanına sahip olan Muhammed Bahâeddin Veled, annesi Mümine Hatun’dur.

Bahâeddin Veled, 1212 yılında aile fertleri ve yakınları ile birlikte bazı siyasi olaylar nedeniyle Belh’den ayrılır. Hz. Mevlâna’nın da içinde bulunduğu göç kervanı önce Nişabur’a gelir ve büyük mutasavvıf Feridüddin-i Attar ile görüşür. Bu ziyarette ilgi ve takdirini kazanan Hz. Mevlâna’ya Feridüddin-i Attar, “Esrar-nâme” adlı eserini hediye eder.

Hz. Mevlâna ve ailesi Nişabur’dan sonra Bağdat ve Kûfe üzerinden hac ibadeti yapmak için Mekke’ye gider. Hac dönüş yolunda Şam’da Muhyiddin İbn-i Arabî ile görüşürler. Kafiledekiler oradan ayrılırken İbn-i Arabî, babasının ardından yürüyen Mevlâna’ya bakarak; “Sübhanallah! Bir okyanus bir denizin arkasından gidiyor” der.

Minyatür: Nusret ÇOLPAN

Sultânü’l-Ulemâ ve ailesi Şam’dan sonra Halep üzerinden Anadolu topraklarına girip Malatya, Erzincan, Sivas, Kayseri ve Niğde yoluyla 1222 yılında Lârende’ye (Karaman) gelip yerleşirler. Sultânü’l-Ulemâ ve yakınları, Karaman’da kendisi için yaptırılan medresede 7 yıl kalarak irşad faaliyetinde bulunurlar.

Mevlâna Celâleddin; 1225 yılında Karaman’da Gevher Hatun ile evlenir. Mevlâna’nın yaptığı bu evlilikten Sultan Veled ve Alâeddin Çelebi isimli iki oğlu dünyaya gelir. Gevher Hatun’un vefatı üzerine yapmış olduğu ikinci evliliğinden de, Emir Âlim Çelebi isimli bir oğlu ile Melike Hatun isimli kızı doğar.

Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat’ın ısrarlı daveti üzerine Sultânü’l-Ulemâ ve yakınları, Karaman’dan Selçuklu Devleti’nin başkenti olan Konya’ya göç ederler (3 Mayıs 1228).

Mevlâna ve ailesi ilk zamanlar Altunaba (İplikçi) Medresesi’ne yerleşirler. Va’z ve irşad faaliyetleriyle meşgul olan Sultânü’l-Ulemâ kısa zamanda Selçuklu Devleti içerisinde şöhreti ile ma’ruf olur ve 12 Ocak 1231 yılında, 85 yaşında iken Konya’da vefat eder.

Babasının vefatı üzerine, O’nun yerine geçen Hz. Mevlâna, şimdi İplikçi Camii diye bilinen yerdeki medresede uzun yıllar dersler ve vaazlar vermiştir. Bu ders ve sohbetlere zaman zaman farklı din mensupları da iştirak etmişlerdir.

Mevlâna Celâleddin, Şekerciler Hanı’nın önünden geçerken (15 Kasım 1244) Şems-i Tebrizî ile karşılaşır. Genç bir âlim olan Mevlâna, Şems’in kendisine sorduğu tasavvuf muhtevalı sorulara verdiği cevaplar sayesinde tanırlar. İki engin insan arasındaki bu tanışma ile tesis edilen büyük dostluk ve yakınlık, Şems’in kayboluşu yahut ölümü sebebiyle fazla sürmemiştir.

Minyatür: Şermin CİDDİ

Herkesin birbirini anlamasını ve birbirine hoşgörü ile bakmasını, engin anlayışının temeli sayan ve kendisinin hayat görüşünün de Kur’an-ı Kerîm ile Hz. Muhammed (a.s)’ın çizgisi üzere olduğunu sık sık vurgulayan Mevlâna Celâleddin, 17 Aralık 1273 Pazar günü, 66 yaşında iken Konya’da vefat etti.

Mevlâna Türbesi Huzur-ı Pîr Bölümü

Mevlâna Celâleddin, vefat gününü, en büyük sevgili olarak bildiği Allah’a kavuşma anı olarak belirttiği için, o gece “Şeb-i Arûs” yani “Düğün Gecesi” olarak kabul eder. Allah’ın rahmeti, mağfireti ve bereketi onun üzerine olsun.

Hz. Mevlâna’nın 25.618 beyitten oluşan Mesnevî’sinin dışında Divan-ı Kebir, Mektubât, Fihi Mâ Fih ve Mecâlis-i Seb’a eserleri de dünyanın dört bir yanında ilgi ile takip edilmektedir.

Mevlâna Celâleddin Rûmî eserlerini esas itibariyle zamanın edebiyat dili olan Farsça ile kaleme almasının yanında, Arapça ile birlikte az da olsa Türkçe ve Rumca beyit ve ifadelere de yer verdiği görülmektedir.

Hz. Mevlâna eserlerinde, aynı ana fikir ve bakış açısının (ilâhî aşkın ve vecdin) yer aldığı din, tasavvuf ve sosyal hayat başta olmak üzere her konuda bilginin ve bilgi sahibi olmanın önemine her vesileyle işaret etmektedir.

Mevlana Müzesi nerededir?

Mevlana Müzesi nerededir?

Mevlana Müzesi, Konya’da bulunur. Eskiden Mevlana’nın bir dergahı olan bu yapı, 1926 yılından bugüne kadar faaliyet göstermekte olan bir müzedir. Mevlana Müzesi aynı zamanda Mevlana Türbesi olarak da anılır. Konya’nın Karatay ilçesinde bulunan bu müzeye şehir merkezinden Alaaddin tramvay durağı ile gidilir. Alaaddin-Adliye hattına binilip Mevlana durağında inildiğinde Mevlana Müzesi’ne ulaşım mümkündür.

Mevlana’nın eserleri

Mevlana'nın eserleri

Mevlana, hepsi birbirinden çok değerli eserler bırakmıştır. Eserleri arasında ‘Mesnevi’, ‘Divan-ı Kebir’, ‘Fihi Ma-Fih’, ‘Mecalis-i Seb’a’, ‘Mektubat’ı sayabiliriz. “Yaratılmışların en değerlisi insandır” felsefesine ve engin bir insan sevgisine sahip olan Mevlana, yüzyıllardır hoşgörünün, kardeşliğin ve barışın simgesi olmuştur.

Mevlana’nın 7 öğüdü

1- Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.
2- Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
3- Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.
4- Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
5- Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.
6- Hoşgörülülükte deniz gibi ol.
7- Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.

İlginizi Çekebilir

Yorumlar

Kaçıncı aydayız 04 ve 27 Nisan ne günü, bugün dünya ne günü: İğne Deliği Kamerası Günü (World Pinhole Photography Day),

Son Eklenenler

Çok Okunanlar

Takvim 2024 – KaçGün